Merkezi Rusya Federasyonu’nda bulunan tam mükellef Rus şirketleri ile Rusya Federasyonu içinde daimi temsilcilik aracılığı ile kendi faaliyetlerini gerçekleştiren yabancı şirketler bu verginin mükellefidir. Verginin oranı ’dir. (01.01.2009 tarihinden itibaren)
Gerçek kişilerin bir takvim yılında elde ettikler kazançlar üzerinden ödedikleri bir vergidir, oranı ’tür. Dar mükellef (yerleşik sayılmayan) yabancı gerçek kişilerde ise verginin oranı 0’dur.
Bir iş yerinde ücretli olarak çalışan kişilerde aynı oranlarda gelir vergisi ödenmektedir, ancak bunların gelir vergisi işveren tarafından brüt ücretinden kesilerek vergi idaresine yatırılmaktadır.
Rusya Federasyonu topraklarında malların (işlerin, hizmetlerin) satışı, borç takası anlaşması üzerinden mal (yapılan iş sonuçlarının, hizmetinin) devri ve rehin konularının devri ve ayrıca mülkiyet haklarının satışı, kendi ihitiyacı için inşaat-montaj işi ve Rusya Federasyonu gümrük alanına malların girişi KDV’ye tabidir.
KDV’nin mükellefleri aşağıdakilerdir:
Genel vergi oranı ’dir, temel gıda maddeleri, çocuk giysileri, okul malzemelerine uygulanan oran ’dur. İhracat işlerinde uygulanan oran % 0’dır.
Rus şirketler
RF alanında daimi temsilcilik aracılığı ile faaliyette bulunan ve/veya RF alanında, RF sularında, RF ekonomik alanlarında gayrimenkul varlıklara sahip yabancı şirketler.
Vergi oranları RF bölge kanunları tarafından belirlenmektedir ve %2,2 geçememektedir. Vergi konusu ve vergi mükellefi kategorisine bağlı olarak vergi oranları farklılaştırılabilir.
Vergi kodeksinin en önemli değişikliklerinden bir tanesi vergi matrahının tespitinde, indirim konusu yapılan giderlerdeki normların, şirketler lehine değiştirilmesidir. Bilindiği üzere RF kanunları uyarınca bir giderin vergi matrahından indirilmesi için iş ile ilgili bir gider olması, kanuni belgelerle tevsik edilmesi yeterli olmamaktadır. Bu gider için kanunda belirlenmiş bir norm var ise ve bu norm aşılmış ise, aşan kısım “kanunen kabul edilmeyen gider” sayılmaktadır. İşte yeni vergi kodeksinde bu normlar firmalar lehine azaltılmıştır. Bu bölümde giderler ile ilgili özellik arz eden konulara yer vereceğiz
Gider kalemleri ile ilgili açıklamalara geçmeden önce, giderler ile ilgili genel hükümleri kısaca özetlemekte fayda vardır. Kanunun 252/1 maddesi uyarınca
“Vergi mükellefi elde edilen gelirleri yapılan giderler tutarında azaltmaktadır” (vergi kodeksinin 270 maddesinde belirtilen giderler hariç).
Giderler, yasal dayanağı olan ve resmi şekilde ispatlanmış, vergi mükellefinin yaptığı harcamalardır (vergi kodeksinin 265. maddesinde öngörülen zararlar).
Yasal dayanağı olan giderden kastedilen ekonomik açıdan haklı, değeri para cinsinden ifade edilmiş harcamalardır.
Resmi şekilde ispatlanmış giderden kastedilen ise Rusya Federasyonu kanunları uyarınca gerekli belge ve evraklarla desteklenmiş harcamalardır veya yabancı ülke alanında yapılan giderler yabancı ülkede uygulanmakta olan iş adetlerine uygun şekilde düzenlenen evraklarla ve/veya dolaylı olarak giderleri tasdikleyen evraklarla (bunun içinde gümrük beyannamesi, iş seyahati emri, yolculuk evrakları, anlaşma gereği yapılan işlerin raporu) desteklenmiş giderler anlaşılır. Gelir elde etmek amacıyla faaliyet gerçekleştirilmesi için yapılan herhangi bir harcama gider olarak kabul edilmektedir.
Ticari kazançların vergilendirilmesinde kanunen indirilebilen giderleri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:
Ticari kazançların vergilendirilmesinde kanunen kabul edilmeyen giderleri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:
Önceki vergi döneminde veya vergi dönemlerinde kanunun kabul ettiği zararları elde eden vergi mükellefleri, cari dönemin vergi matrahını bu zararlar kadar azaltabilirler. Zararların gelecek dönemlere aktarımında süre 10 yıldır. Geçmiş yıl zararının indirilmesinde bir kısıt yoktur ve karın izin verdiği sınırlar içerisinde hepsi indirilebilir.
Vergilendirilecek matrahın tespitinde “tahakkuk” esasını kullanan firmaların, satışa konu olan malların (işlerin, hizmetlerin) ön ödemesi (avansı) şeklinde diğer gerçek ve tüzel kişilerden elde ettikleri gelirler vergiye tabi değildir.
Bilindiği üzere aynı avanslar KDV konusuna girmektedir.
Bir yükümlülüğün yerine getirilmesini garanti etmek amacı ile rehin veya kapora olarak elde edilen gelirler vergiye tabi değildir.
Kredi ve borç anlaşmaları (borç şekline bakılmaksızın elde edilen kaynaklar) üzerinden elde edilen kaynaklar veya söz konusu borçların kapatılması için elde edilen kaynaklar şeklindeki gelirler.
Rusya Federasyonu kanunları gereği, Finansal Yardım müessesesi bazı dönemlerde bir zorunluluk olarak kullanılmıştır. Özellikle 1998 ekonomik krizi (devalüasyon) dövizli borçları olan Rus firmalarının bilançolarını olumsuz etkilemiş ve net varlıklar bir çok şirkette kayıtlı sermaye tutarının altına düşmüş ve negatif olmuştur.
Net varlıkların, kayıtlı sermayenin altına düşmesi halinde çözümü bulunmaktadır. Ancak net varlıklar negatif olduğunda çözümsüzlük gündeme gelmektedir. Kıymetli evrak departmanı bu gibi durumlarda sermaye artışına izin vermediği için firmaların bir bölümü, karşılıksız finansal yardım adı altında yurtdışından nakit fonlar getirmektedir. Vergi kodeksinin 251. maddesi uyarınca bu fonlar vergiye tabi değildir.
Şirket tüzük sermayesinin P’sinden fazlasına sahip olan gerçek veya tüzel kişiden veya kendi tüzük sermayesinin P’sinden fazlası başka şirkete ait olan tüzel kişiden gelen varlıklar gelir olarak vergi matrahına dahil edilmemektedir. Burada dikkat edilmesi gereken husus alınan varlıkların (para hariç) 1 yıl içinde üçüncü şirketlere devir edilmemesi şartıdır.
Kaynak:Rusyadestek.com