Sera ve açık üretim alanlarından Rusya başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç edilen binlerce ton ürünü etkileyen domates güvesi ‘Tuta absoluta’nın ardından üretici, bu kez Akdeniz meyve sineği zararlısıyla zor günler yaşıyor.

Hürriyet'in haberine göre, BATI Akdeniz’de bu yıl tonlarca ürün ‘Tuta absoluta’, Akdeniz meyve sineği ve sirke böceği gibi tarım zararlılarının tehdidi altında. Rusya gümrük kapılarında domates ihracatının önündeki Tuta engelinin ardından, şimdi de Akdeniz meyve sineği gündeme geldi.

Rusya Tarım Ürünleri Denetim Ajansı’ndan (Rosselhoznadzor) Rus basınına yapılan açıklamaya göre son olarak Novorossiyk ve Gelencik limanlarında 85 ton kirazın Akdeniz sineği barındırdığı gerekçesiyle ülkeye sokulmasına izin verilmedi. Hem Avrupa Birliği’ne hem de diğer ülkelere yapılan yaş meyve sebze ihracatlarında, Türkiye’nin pestisit kalıntısı ya da meyve sineği gibi zararlılara karşı uyarılması, ihracatçı birliklerinin sürekli gündeme getirdiği konular arasında yer alıyor. Bu yıl ciddi bir artış gösteren zararlılara karşı etkin mücadele yürütebilmek için üretim, ihracat ve kamu yetkililerinin işbirliğiyle toplantılar ve eğitim çalışmaları düzenleniyor.

İZOLASYONLA YÜZDE 90 BAŞARI

Son dönemde meteorolojinin sıcak ve kurak devam etmesinden dolayı gerek tutanın, gerekse Akdeniz meyve sineğinin popülasyonunda artış yaşandığını ifade eden Antalya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Mustafa Özen, bu artışı önceden gördüklerini ve ilgili kurumlarla işbirliğiyle önlemeye yönelik sıkı bir çalışma içine girdiklerini söyledi.

Bütün zararlılarla ilgili yaklaşık 4 aydır toplantılar ve eğitim çalışmaları düzenlediklerini belirten Özen, çözüme yönelik şu önerilerde bulundu: “Kimyasal mücadele, evin kapı ve pencereleri açıkken klimayla soğutmaya çalışmaya benziyor. Ayrıca ilaçların yan etkileri de oluyor. Üretim alanlarına dışarıdan giren Tuta, Akdeniz sineği ve diğer zararlılara karşı, ürünü dış zararlardan izole edici kültürel önlemlerle yüzde 90 başarı elde ederiz. Kaş bölgesinde bir çiftçimiz eğitimlerde anlattığımız kültürel önlemleri uygulayarak hiç tuta barındırmayan bir domates serasına sahip oldu. Eğer tüm yaş meyve ve sebze üreticilerine bu alışkanlığı kazandırabilirsek mücadelede yol kat ederiz.”

RUSYA'DAN AÇIKLAMA

Öte yandan Rosselhoznadzor, son günlerde Türkiye'den getirilen bazı meyve ve sebzenin ülkeye sokulmaması ile ilgili olarak, "Bunlar bizim rutin çalışmalarımız. Sadece Türkiye değil, diğer ülkelerden gelen ürünleri de dikkatle inceliyoruz" açıklamasında bulunmuştu.

Geçenlerde isminin yazılmaması koşuluyla Medya Günlüğü'ne konuşan bir Rosselhoznadzor üst düzey yetkilisi, bazı sebze ve meyvenin geri gönderilmesinde "kasıt" aranmaması gerektiğini vurgulamıştı. 

Rus yetkili, "Ülkemize gelen ürünlerin gümrük kapılarında özel olarak sağlık denetimi yapmak bizim görevimiz. Ürünleri veteriner laboratuvar ortamında kontrol ediyoruz. Bunlar bizim rutin çalışmalarımız. Herhangi bir kasıt söz konusu değil. Sadece Türkiye değil, diğer ülkelerden gelen ürünleri de dikkatle inceliyoruz.  Resmi web sitemizde konuyla ilgili bilgi var. Hangi ülkelerden gelen, hangi ürünler ve miktarlarıyla ilgili detaylı bilgileri sitemizde de görebilirsiniz." dedi.

Rus yetkili şunları söyledi:

"Ürünlerde tehlikeli haşerat tespit ettiğimiz zaman geri gönderiyoruz. Bunların arasında en tehlikelisi Akdeniz sineği. Ülkemizde tarla ve meyve bahçelerinin birçoğunu tahrip etti. Biz bu konuları Türk meslektaşlarımıza sık sık aktarıyoruz. Daha önceleri ortak çalışma grubu gibi mekanizmamız vardı. Sırf bu konuları masaya yatırarak çözüm yollarını arıyorduk. Bu çalışmalarımızın daha da artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü bizim için önemli olan ülkemize sağlıklı ürünlerin gelmesi."